Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Hasan ÇELİK

Milli Takım ABD’de ama Millet Nerede?

Bir organizasyon fiyaskosunun ardından…

ABD’de oynanan son iki milli maç, sadece skorla değil, organizasyon, iletişim ve akıl tutulmasıyla da tarihe geçti. Aslında bu yazıyı başka duygular içersinde yazmayı düşünüyordum; Merih’in akıl almaz agresifliği takıma etki etti ve takım olarak özellikle ikinci yarı çok kötü futbol oynamamız nedeniyle bir şeyler söylemek istiyorum.

Ne yapalım. Tekrar bekleriz Acun bey… Ama ne mümkün! Ne sahaya odaklanabildik ne de maça… Çünkü etrafımızda yaşanan her şey, futbolun bizatihi kendisini gölgeledi. Organizasyon rezaletyayın rezalet, anlatım rezalet, yorumcu rezalet…

Kuzey Karolina’nın Chapel Hill şehrinde, Kenan Memorial Stadyumu’nda oynanan Meksika karşılaşması, üniversite stadyumuna sıkıştırılmış bir milli maç rezaleti olarak kayıtlara geçti. Üniversite statüsünde oynanan bir uluslararası karşılaşma, yanlış şehir seçimi sonucunda seyirci şokuyula sonlandı.

Dert sadece trafik olsa yine iyi. Yayın krizi, o apayrı bir paragraf. Acun’un kanalında yayınlanan karşılaşma, maç önü görüntüleri verilmeden, doğrudan reklamlarla başladı. Reklam arasına maç sıkıştırılmış gibiydi. Milli Takım’ın bir özel kanal üzerinden, kamu yayıncılığı anlayışından uzak şekilde yayına girmesi, sadece izleyiciyi değil vicdanları da yaraladı. TRT’de olması gereken bir maç, nedense yine ticari ekranlara teslim edildi. Ne diyelim… Devlet ve millet olarak Acun’u zengin etmeye tam gaz devam ediyoruz!

Birinci maçla başlayan yanlışlar. 

A Milli Futbol Takımı, hazırlık maçında ABD ile karşı karşıya geldi. Connecticut eyaletinin East Hartford kentindeki Pratt & Whitney Stadyumu’nda oynandı. Karşılaşma, görsel olarak, seyirci olarak daha derli topluydu ama tribünler biraz daha iyidi. 40 bin kişilik stadyumda 34. 023 kişi olduğu açıklandı. Stadı tam olarak dolduramadık. Maç sonunda Türkler dakikalar değil, saatler boyunca arabalar yerinden kıpırdayamadı. 2025 yılında, ABD’nin göbeğinde, iki saat boyunca stadyumun parkından çıkamayan insanlara “modern futbol organizasyonu” dediler. Aldığımız galibiyet milli duygularımızı yükseltti. Derdimizi çilemizi içimize attık. Kusura bakmayın ama her şeyde çok iyi değildi. 60 yaşındayım ilk defa boş türbinler önünde evimde televizyon dan bir milli maç izledim. Maçın oynandığı yer bana kara yoluyla 12 saat uzaklıktaydı gidemedim. Benim gibi binler gidemedi.

Bu gece milli maçta insanlar yoktu. Trump’ın göçmen politikaları sadece siyaseti değil sporu da vurmuş. Özellikle Latin ve Türk kökenli birçok göçmen, “acaba bir sorun yaşar mıyız?” kaygısıyla stadyumlara gitmek yerine evlerinde kaldı. Düşünün; milli takımımız, Amerika gibi göçmen dolu bir ülkede, boş tribünlere karşı futbol oynadı. Kuzey Karolina’nın bazı bölgelerinde milli maç gecesinde Los Angeles’ta yaşananlara benzer sokak olayları yaşandı.

Asıl fatura ise TFF’ye yazılmalı. Meksika-Türkiye karşılaşması gibi potansiyeli yüksek bir maç neden New York’ta, New Jersey’de, Washington DC’de veya Philadelphia’da oynanmaz? 2010 yılında ABD ile Philadelphia’da oynanan milli takım karşılaşmasında 56 bin kişiyle seyirci rekoru kırılmıştı. O günkü akıl nerede, bugünkü karar nerede? Futbolun sosyolojik ve demografik karşılığını bilmeyen bir federasyon, millî maçın ruhunu üniversite çimlerine gömmüş yanlış eyaletlerde çimlere gömmüş durumda.

Bir başka tartışma da saat farkı… Meksika ile Türkiye arasında 9 saatlik bir fark var. Maç Meksika’da akşam oynanınca, Türkiye’de yayın sabaha karşı 04.00’te başladı. Evet, futbol artık küresel bir oyun ama bu kadar da kopuk oynanmaz. Dünyanın öbür ucundaki maç için sabaha karşı uyanmak zorunda kalan Türk izleyiciye yapılan saygısızlık da ayrı bir organizasyon körlüğü örneğidir.

Sonuç ne? Lise stadyumunda kazandık, üniversite stadyumunda kaybettik. Oyun değil, düzen kaybediyor. TFF, sadece saha sonuçlarına değil, nerede, nasıl ve kime oynadığını da sorgulamalı. Bu organizasyon şekliyle ne gönüller kazanılır ne de taraftarlar tutulur.

Bazı kaynaklara göre Amerika’da 600 bin Türk’ün yaşadığı yönde ama bugün o tribünlerde tek bir ses, tek bir ruh yoktu. Çünkü yanlış yerde, yanlış eyalette , yanlış statta oynanan bir maçtan ne sonuç alınır ki?

Tüm bu organizasyon beceriksizliklerine rağmen, sahada yüreğini ortaya koyan, bizlere uzun yıllar sonra ABD’de bir nebze olsun güzel duygular yaşatan ‘bizim çocukları’ seviyoruz… Selam olsun onlara.

YORUMLAR

Bir adet yorum var

Halit Inan için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER