Ahiret Yolculuğunda Yalnız Değilsiniz: İmam Ahmet Dönmez ve Amerika’da “Cenaze Hizmetlerinin Sessiz Kahramanlığı”

Amerika’da göçmen olmak, çoğu zaman yeni bir hayat kurmakla değil; geride kalanla, eksik kalanla yaşamayı öğrenmekle ilgilidir. Ancak bir gün geldiğinde, göçmenliğin en sessiz, en derin yüzüyle tanışır insan: Ölüm.

Sevdiklerini binlerce kilo metre ötede kaybeden aileler için cenaze süreci yalnızca bir veda değil; köklerine, inançlarına ve geçmişine tutunma çabasıdır. İşte tam bu noktada, yıllardır ABD’nin 50 eyaletinde Türk ve Müslüman topluma rehberlik eden bir isim öne çıkıyor: İmam Ahmet Dönmez.

Kimdir Ahmet Dönmez?

Sadece bir imam değil… Aynı zamanda bir federal nikâh memuru, sertifikalı sosyal hizmet uzmanı ve ABD İç Güvenlik Bakanlığı (Homeland Security) onaylı chaplain yani resmî din görevlisi. Ancak onu asıl tanımlayan, Amerika’nın dört bir yanında vefat eden bir Türk veya Müslüman olduğunda “ilk aranan kişi” olmasıdır. Sessiz, görünmez ama çok kıymetli bir hizmetin taşıyıcısıdır o: İslamî usullere uygun cenaze hizmeti.

50 Eyalette İslami Cenaze Hizmeti

İmam Ahmet Dönmez’in liderliğini yaptığı sistem, bugün ABD’nin tüm eyaletlerinde Müslümanlara cenaze hizmeti sunuyor. Vefat eden kişi hangi şehirde olursa olsun; dini vecibelerle yıkanıyor, kefenleniyor, cenaze namazı kılınıyor ve ailesinin isteğine göre ya Türkiye’ye gönderiliyor ya da ABD’de defnediliyor.

Bu kolay bir süreç değil.

• İlk olarak, Amerikan makamlarından cenazenin yurt dışına çıkışı için resmi izinler alınıyor.
• Ardından, merhum İslamî usullere göre hazırlanıyor.
• Belgeler, ilgili Türk Konsoloslukları üzerinden onaylatılıyor.
• Son olarak, çoğunlukla Türk Hava Yolları ile, özel çinko tabut içinde Türkiye’ye gönderiliyor.
• Türkiye’de ilgili makamlarca teslim alınarak, doğrudan memleketine ulaştırılıyor.

Bu hizmet yalnızca Türkiye ile sınırlı değil. İran, Pakistan, Fas, Mısır ve diğer Müslüman ülkelere de aynı usullerle gönderim sağlanabiliyor.

Mezarlıklar: Her Toprakta Bir Kıble

ABD genelinde birçok eyalette artık bağımsız Müslüman mezarlıkları mevcut. Bu mezarlıklar, cami dernekleri, hayırsever aileler ve dini kurumların yıllar süren mücadelesiyle kuruldu. New York’ta bir, New Jersey’de iki, ayrıca Ohio, Florida ve Kaliforniya gibi eyaletlerde aktif Müslüman mezarlıkları bulunuyor.

Bu alanlarda:

• Gasil (yıkama),
• Kefenleme,
• Cenaze namazı ve
• Kıbleye dönük defin
  tamamen İslamî kurallara göre uygulanıyor.

Bağımsız mezarlık bulunmayan eyaletlerde ise interfaith (çok dinli) mezarlıkların bir bölümü Müslümanlara tahsis ediliyor.

Düğününden Cenazesine: Hayatın Tüm Evrelerinde

Ahmet Dönmez yalnızca ölüme değil, hayata da dokunuyor. O, ABD çapında yetkili bir federal nikâh memuru olarak:

• Resmî ve dinî nikâhları kıyabiliyor,
• Boşanma süreçlerinde manevi danışmanlık verebiliyor,
• Aile ve sosyal hizmet alanlarında yönlendirme yapabiliyor.
• Türk Amerikan Toplumu ve özellikle yeni göçmen ailelerin yasal, kültürel ve dini konularda yaşadığı karmaşalarda güven duyduğu bir figür. Amerika’da doğumdan ölüme kadar geçen sürecin her adımında, “bizi bizden biri anlıyor” duygusunu yaşatan bir misyoner.

Cenazenin Türkiye’ye Nakli: Vefanın Bürokratik Yüzü

Türkiye’ye cenaze göndermek isteyen aileler için süreç genellikle şu adımlarla ilerliyor:

Ölüm belgesinin alınması, Noter ve apostil işlemleri, Cenaze taşıma izninin (Transit Permit) temini, Türk Konsolosluğu’ndan onay ve yönlendirme, Uygun uçuşla nakil ve Türkiye’de karşılama…

Bu yolculuk, maddi olarak da kolay değil. 2025 itibarıyla Türkiye’ye bir cenaze göndermek, 8.000 ila 15.000 dolar arasında değişiyor. Ancak bu noktada camiler, dernekler ve hayırseverler devreye giriyor; toplumsal dayanışmanın en güçlü örnekleri sergileniyor.

Gurbette Bile Unutulmayan Bir Vatan

ABD’de hayatını kaybeden Türk vatandaşları için Türkiye Cumhuriyeti Devleti, her daim destekçi. Konsolosluklar sadece belgeleri değil, duygusal yükü de taşıyor. Maddi imkânı olmayan ailelere destek kampanyaları düzenleniyor, bağışlarla cenazeler ana vatana kavuşturuluyor.

Uzakta Ölmek, Yakında Hatırlanmak

Amerika gibi bir yabancı ülkede vefat etmek, insanı köklerinden koparmaz ama o köklerin değerini daha çok hatırlatır. Birçok aile için, cenazeyi doğduğu toprağa göndermek yalnızca bir lojistik tercih değil; bir vefa borcudur. “Annem orada yatsın, babam köyüne defnedilsin” diyen her evlat, aslında kendi köklerine bir dua gönderiyor.

Bu bağlamda, Ahmet Dönmez gibi isimler sadece imam değil; toplumun vicdan taşıyıcıları, inanç bekçileri ve göçmenliğin sessiz kahramanlarıdır.

Son Söz: Her Gözyaşı, Bir Duadır

Ölüm, insanı en çok geçmişine ve sevdiklerine yaklaştırır. Gurbette yaşamak, hayatı yeniden kurmak demektir; ama ölüm geldiğinde, herkesin kalbi doğduğu topraklara doğru bir sızı gibi akar.

Sevdiklerimizi, doğdukları yerlere uğurlayabilmek; hem bize hem onlara karşı yerine getirilmesi gereken son büyük vefa borcudur.

Her gözyaşı, her dua ve her vedalaşma, aslında bir milletin kültürüne, inancına ve insanına sahip çıkmanın sessiz bir ifadesidir.

Amerika’nın uzak köşelerinde bile olsa, Türk kalbinin attığı her yerde aynı hüzün, aynı dualar yankılanıyor:

“Ahirete intikal edenlere Allah rahmet eylesin, mekânları cennet olsun…

Allah’ım bizi de vakti geldiğinde sevdiklerimize kavuşanlardan eylesin.”